Kitabın son cümlesini az önce okuduktan sonra ekran başına geçerek incelemelere bakmak için geldim. Kafamda merak uyandıran bazı kısımlar vardı ki sizin söyledikleriniz bunları oturtmama sebep oldu. Aynı zamanda da bazı soru işaretleri oluşturdu. Kitabı bitirmeden önce Eagleton'ın Şiir Nasıl Okunur? isimli kitabından bir yer okumuştum. Şiirin kurmaca ve gerçeklik arasında oluşu ile ilgili bir kısım var, bunu bir roman için de düşünebiliriz. Yani gerçekliğin kurmaca haline getirilmesini burada da malum ki ahlak/etiklik ortaya çıkıyor ve Türk tarihi açısından fazlaca çarpıtılma olmasını nereye koymamız gerektiğini bilemiyorum. "Bu bir kurmaca ve ipler yazarın elinde okunurken onun tasarladığı Melikşah ve Alparslan görülmeli." mi denmeli yoksa "Bu ne olursa olsun bir tarihi roman ve bu denli bir çarpıtmanın(ların) var oluşu onaylanmamalı." mı denmeli ikiliğini bana verdi. Açıkçası cevabı bilemiyorum. Bilinçli okuyucu ve bilinçsiz okuyucu denklemi mühim ama bir edebi eser açısından kurguyu as tutmak gerekli gibi geliyor. Yine de emin olamıyorum. Bu sebeple bunu sanırım öğretmenlerime sormam gerekecek. İncelemeniz sahiden benim zihnimi açtı. Teşekkür ediyorum, elinize sağlık. Sorumun yanıtını öğrenince paylaşacağım unutmazsam.
Kitabın sonuna yaklaşmıştım ve başindan beridir aynı şeyleri düşjndüm. Hocam yüreğinize saģlık ki gerçekten tarih bir roman dahi olsa bu kadar çarptırılır. Sizinle aynı fikirdeyim
Kitabı dün okumaya başladım bahsettiğiniz şeyleri fark ettiğim için açıkçası içim almadı gerçekleri yansıtmayip bir de böyle hikayelestirmesi kötü
Kitabi almayi ve okumayi dusunuyordum.Inceleminizden zaman kaybi oldugunu anladim Teşekkür ederim...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.