“gülüp eğlenmeliydim,
su gibi akmalıydım şu yaşımda,
oysa ağır ağır düşünüyorum geleceği...
kaç gecem daha böyle huzursuz geçecek?
beni felaketler değil düşünmek mahvedecek. "
Din, Türkün öyle sadece üşüdüğü zaman sırtına alacağı bir palto, güneşten korunmak iÇin açacağı bir şemsiye değildi. Din, Türkün kültürünün Çetin cevizi, dünya görüşünün öz bünyesiydi.
“Kurana göre akıl ve ilim, merkezi konumdadır. İtikat , ibadet ve ahlak bakımından kadın ile erkek, mümine ile mümin eşittir. Dinde zorlama yoktur hükmü mutlaktır.”